Saturday, May 23, 2009

Cumhuriyet 23.05.2009
Ünlü yazar Amin Maalouf yeni kitabında Atatürk’ten övgüyle söz ediyor
Halka onurunu geri verdi’


© Yeni kitabında batının yazdığı tarihle hesaplaşırken Atatürk’ten övgüyle söz eden Amin Maalouf, Türkiye’nin İslam âlemine örnek olduğunu vurguluyor.

Kültür Servisi - Türk okurunun daha çok tarihsel romanlarıyla tanıdığı Lübnan asıllı Fransız yazar Amin Maalouf dün Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan yeni kitabında, tarihi kendi çıkarları doğrultusunda yazan Batı’yı eleştirirken bir zamanlar uygarlığın beşiği sayılan Doğu’nun geri kalma nedenlerini ele alıyor.

Uzun zamandır beklenen “Çivisi Çıkmış Dünya/Uygarlıklarımız Tükendiğinde” adlı kitabında, tarihle hesaplaşırken Atatürk’e de önemli bir rol veriyor.

“Çivisi Çıkmış Dünya”, içinde yaşadığımız “horgörü çağı”nda, bir yandan küresel ısınma, enerji kaynakları ve doğal felaketlerle, bir yandan da çıkarcı politikaların doğurduğu ekonomik ve siyasal bunalımlarla mücadele eden insanlık için bir ‘yol haritası’ niteliği taşıyor.

Kitapta, II. Dünya Savaşı sonrası Batı’nın ikiyüzlü yaklaşımı ve neden olduğu karmaşa eleştirilirken, Arap uluslarının 20. yüzyıldaki politikalarının başarısızlığı ve Ortadoğu sorunu gözler önüne seriliyor.

Maalouf, Atatürk’ten övgüyle söz ediyor ve Türkiye’nin İslam âlemine örnek olduğunu vurguluyor: “I. Dünya Savaşı’nın ertesinde, bugünkü Türkiye toprakları çeşitli itilaf orduları arasında paylaşılırken ve Versailles’da ya da Sevres’de toplanan Batılı güçler duygusuz biçimde insanlara ve topraklara sahip olurken, Osmanlı ordusunun bu subayı galiplere hayır deme cesaretini göstermiştir. Birçokları karşılaştıkları haksızlıklardan yakınırken, Mustafa Kemal Paşa silaha sarılmış, ülkesini işgal eden yabancı birlikleri kovmuş ve diğer güçleri tasarılarını gözden geçirmek zorunda bırakmıştır.”

Atatürk’ün kısa sürede “ulusun kurucusu” konumuna geldiğini, halifeliği kaldırıp din ile devlet işlerini birbirinden ayırdığını, laik bir sistem kurduğunu, Arap alfabesinin yerine Latin alfabesini koyduğunu belirten Maalouf, şöyle diyor:

“Halkı da onu izlemiştir. Çok da şikâyet etmeden, gelenekleri ve inanışları altüst etmesine izin vermiştir. Neden? Çünkü halkını tekrar gururlandırmıştır. Halka haysiyetini geri veren kişi ona pek çok şeyi kabul ettirebilir. (...) Doğu’da pek az insan Atatürk’ün bir yandan Avrupalılara karşı canla başla mücadele verirken, bir yandan da Türkiye’yi Avrupalılaştırmayı düşlemesini bir çelişki olarak değerlendirir. O, herhangi bir tarafa karşı savaş vermemiştir, bir yerli olarak değil, diğer herkesle eşit bir insan olarak saygı görmek adına mücadele etmiştir; Mustafa Kemal ve halkı haysiyetlerini kurtardıktan sonra, modernlik yolunda çok ilerilere gitmeye hazırdırlar artık...”
kaynak: CUmhuriyet/ izzet Ozturk-au_ataturk@yahoogroups.com.au

No comments: