Sunday, May 11, 2008

Şehitlerin acısını bizim kadar hissediyor musun Bay Joost Lagendijk?

Mustafa Mutlu

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, kendisini Türkiye’nin içişlerine karışmakla suçlayanlara iki gün önce ağzını payını verdi:

“AB’ye katılmak istiyorsanız, içişlerinize karışmak benim görevim. Çünkü Türkiye’nin içişleri, Türkiye katılım sürecindeyken

Avrupa’nın politikaları anlamına geliyor.”


***


Adam haklı! Sen ille de “Kayıtsız şartsız AB’ye gireceğim” diye tutturursan, o da senin içişlerine karışma hakkını kendisinde görebilir...

Bana göre, bir sakınca da yok bunda! Ama tek şartla:

“Her şeye karışacaklar!”

Sadece kendi çıkarlarına ters düşen konulara karışmakla kalmayacaklar; kaderdaş olacaklar bize... Sevincimizi de acımızı da paylaşacaklar!

Kalleşlik yapmayacaklar, canımızı yakanlara sahip çıkmayacaklar “demokrasi” gerekçesiyle!

“Kendi teröristleri”ne nasıl davranıyorlarsa, onlara karşı hangi önlemleri alıyorlarsa; bizimkilere de öyle davranacaklar...


***


Şimdi sana soruyorum Bay Joost Lagendijk:

Koruyup, kolladığınız... Besleyip, büyüttüğünüz... Hatta gizli fonlarınızla destekleyip, başımıza musallat ettiğiniz PKK isimli eşkıya sürüsü dün “6 can”ımızı daha aldı!

Madem bizim içişlerimize karışmak senin görevin; haydi buyur, buna da karış!

Gel baş başa verip, bitirelim artık şu sorunu...

Ama terör örgütüne taviz vermemizi isteyerek çıkma karşımıza; kendi ülkelerinde izlediğin politikalarla gel!

Paris’te metroya bomba koyanlara, İspanya’yı kana bulayanlara, Londra’ya panik yaşatanlara hangi güvenlik önlemleriyle yanıt verdiysen, onlarla gel Bay Joost Lagendijk...

Senin ortağın Türkiye’yi bölmek isteyen teröristler değil, bizzat Türkiye’nin kendisi... Bunu unutmayarak gel karış içişlerimize!

Örneğin bugünkü cenaze törenlerinin sadece birine gel...

Acılı annenin, gözü yaşlı eşin, başını dik tutmaya çalışan babanın yanına gel Bay Lagendijk...

Arkadan vuranların yanına gitme durmadan, vurulanların da yanına gel!

Biz yastayız bugün; gülerek değil, üzüntüyle gel, karış içişlerimize...


***


Eğer bunları yapamıyorsan...

O zaman sus; olur olmaz her fırsatta açma o düşük çeneni...

İkiyüzlülüğünün ayıbında boğul ve içişlerimizi bize bırak...

Dön arkanı ve nereden geldiysen oraya git!

mmutlu@gazetevatan.com11.05.2008

No comments: