Wednesday, January 20, 2010

EMRE KONGAR
Sivil Darbe Tartismalari: Ali Sirmen Celiskiyi Iyi Yakalamis


Herkesin dinlendigi, izlendigi, kayda alindigi, bu bilgilerin medyaya servis edildigi bir ortama demokrasi diyebilir misiniz?

Genelkurmay’in kozmik odasina polisin girdigi bir ortamda, sivil dinleme merkezi olan Telekomunikasyon Iletisim Baskanligi’nda arama yaptiran ve Yargitay’in dinlendigini belirleyen Sincan Agir Ceza Mahkemesi Yargici Osman Kacmaz hakkinda sorusturma acilan bir ulkede ne kadar demokrasi vardir?

Cemaatlerin ustune giden Erzincan Bassavcisi Ilhan Cihaner hakkinda sorusturma acilmasina ne dersiniz?

O bassavci ki, Ankara’dan Basbakan Yardimcisi Cemil Cicek ve bir burokrat tarafindan kendine telefon edilerek sorusturma ile ilgili telkinlerde bulunuldugunu one surmus, ilgili burokrat telefon ettigini kabul etmis, Cemil Cicek’ten ise hicbir ses cikmamistir.

(Cicek bir aciklama yapmis da ben gormemissem, sutunum kendisine her zaman aciktir.)
YOK araciligiyla ve yeni rektor atamalariyla universitelerin AKP iktidarinin denetimine alindigini sagir sultan bile duydu.

HSYK, Yargitay’daki bos 33 uyelik icin secim yapamiyor cunku Adalet Bakani kendi adaylari adina pazarlik yapmak icin bu secimi engelliyor.

Medya hizla AKP’ye yakin sermayeye devrediliyor.

Dogan Grubu’na verilen ceza ve yapilan baskilar, bu grubun da, elindeki gazete ve televizyon kanallarini satisa cikarmasina yol acti.

Ulkenin saygin bilim insanlari, gazetecileri, yazarlari tutuklu.

Cagdas Yasami Destekleme Dernegi, Cagdas Egitim Vakfi gibi egitime destek veren sivil toplum kuruluslari “Darbecilik”suclamasiyla tarumar edildi.

Adaleti, universiteyi, medyayi, STK’leri tahrip ettiginiz zaman demokrasiden geriye ne kaliyor ki?
Iste butun bu ortam icinde iktidar ve Tatli Su Aydinlari, AKP’yi otoriter bir tek parti rejimine gidis konusunda elestirenleri yine“Darbecilikle” sucluyor.
***
Darbe yalniz askerler tarafindan yapilmaz, siviller de darbe yapar” diyerek icinde yasadigimiz ortami “Sivil darbe” olarak nitelendirenlerin basinda Ali Sirmen gelir.

Sirmen 12 Ocak tarihli yazisinda “Vicdan Sizlatan Iki Yazi Bir Haber”den soz ediyordu.

Yazisina once eski Malatya Inonu Universitesi Rektoru Prof. Dr. Fatih Hilmioglu’nun hem hasta hem tutuklu oldugunu animsatarak basliyordu.

Sonra ayni durumda olan Mehmet Haberal’in durumuna deginiyordu.

Alintiladigi haber ise “Cumhurbaskani Turgut Ozal’in esi Semra Ozal’in villasindan yaklasik 500 bin TL’lik ziynet esyasi caldiklari iddiasiyla yargilanan 5 saniktan tutuklu olan ikisinin de 28 yil hapis cezasi istemiyle yargilandiklari davada, durusmalar basladiktan 75 gun sonra Sariyer 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafindan tahliye edildikleri” hakkindaydi.

Sirmen son olarak da Melih Asik’in “Yedikule Zindani” yazisindaki “En azindan tutukluluk suresi konusunda bugune gore daha ozenli davranildigi dikkatlerden kacmiyor” satirlarini animsatarak Osmanli doneminde bile tutukluluk halinin daha kisa tutuldugunu vurguluyor ve soyle diyordu:

“Genc iki hirsizlik sanigi, yargilamanin vardigi asama ve delillerin toplanmis olmasi gerekcesiyle 28 yil hapis cezasiyla yargilandiklari davada tahliye ediliyorlar, ama yasini basini almis, dunyaca unlu iki profesor doktorun, agir hastaliklarina ragmen tutukluluk halleri hâlâ devam ediyor.”

Butun bu saptamalarindan sonra Sirmen’in “Sivil darbe” kavraminin gunumuz icin gecersiz bir iddia oldugunu one surebilir misiniz?

No comments: