Sunday, November 9, 2008

Can Dündar'ın algılayabildiği Mustafa'sını anlatması bu kadar tepki toplamamalıydı...

Atatürk'ü tek yanlı algılaması -hangi kaynaklara ulaşırsa ulaşsın- ideolojik olarak yetişmesini dre kanıtlıyor. Yargıyı baştan vermiş. Anladığım kadarıyla karşı düşüncelere de beynini kapatmış...Can Dündar'ın çalışmasına "belgesel" dediler..Hayır. Buna şiddetle itiraz ediyorum...
Belgesel beğendiklerini almak ve beğenmediklerini gözden uzak tutmakla, araştırmamakla yapılmaz...Belgesel yapanlar konuyu her yönüyle incelerler.

Can Dündar'ın en büyük hatası kendi kanılarını -karşıtlarını incelemeden- belgesel diye yutturmaya çalışmasıdır...Ve bu çalışmanın Türkiye'de ilk olduğunu ısrarla vurgulamasıdır.

Atatürk konusunda hiç bir film yapılmamış!..."İnsani yön"diyerek kastettiği zaaflar konusundaki ilk film çalışması bu olabilir...Ama bunu eksik olarak kabul edemeyiz.Her ulus kendi kurtarıcısını ulular...Can Dündar'ın kusur araması içten bir arayış olamaz...
Eksiklerimiz çoktur. Atatürk'ü anlatmamız konusunda ihmalci olmamız 60y yıldır gerici iktidarların Türkiyeyi yönetmesi yüzündendir...
Kaldı ki; Can Dündar'ın insani yönleri diye anlattıkları, insani zaaflarını yakalamaya çalışma çabasıdır...
Can Dündar, sigara, içki ve kadınlar konusunda irtica kalemlerinin ifadelerini dile getirirken karşı görüşleri hiç dikkate almamıştır.İnançlı halk arasında peşinen yargılamaya yol açacak birçok malzemeyi yeniden gündeme getirmesi herhalde Kemalizm adına bir çalışma olamaz...
Gerçeği arayan bir çalışma olarak da görülmez...Bu güne kadar gizli olmayan fakat halka duyurulmasında bazı iktidarların bazı sakıncalar gördüğü birkaç konuyu yinelemesi ve bunların saklandığını söylemesi de anlaşılır bir iş değildir...Açıkladığı hiç bir gerçek yoktur...Şimdi Atatürk arşivime de bakarak Can Dündar'a sormak istiyorum:Mustafa filmiyle şimdiye kadar saklanan hangi gerçeği açıkladınız?
...Saklandığını söylediğiniz hangi konular bu güne kadar ulustan saklanmıştır?...Bugün dünyanın hangi ülkesinde, ülkenin kurucu önderine karşı böylesine bir savaş vardır?...Atatürk'ün kişisel özellikleri sadece olumsuzluklardan mı ibarettir?...

Özel yaşamında "özel" olmayan bir insan olabilir mi?...Bu özel yaşantıları ve yaklaşımları olabildiğince ABARTARAK anlatmaya çalışmak bir spekülasyon yaratarak yaptıklarını izletmek için başvurulan bir yol olmasın!... Bu arada şimdiden 700 bin insanın izlemesinde bizim tartışmalarmızın da payını unutmayalım...
Ne yaptığımızi bilmemiz çok önemlidir... Altan ARISOY

No comments: