Sunday, November 9, 2008

Mustafa Kemal

Melih Aşık
Açık Pencere

m.asik@milliyet. com.tr
9 Kasım Pazar 2008

Yarın 10 Kasım.. Atatürk’ün ölümünün 70. yıldönümü...Onu her zamankinden daha çok özlemle, sevgiyle, saygıyla anıyoruz...Böyle olmamalıydı.. O’nu çoktan yılların gerisinde bırakmış olmalı, sadece tarihi bir şahsiyet olarak anmalıydık... Mümkün olmadı.. Çünkü, Türkiye bir türlü 1919 şartlarından kurtulamadı... Cumhuriyete, laik düzene, bağımsızlığa, ulus devlete yönelik saldırılar ve bu saldırılar karşısındaki çaresizliğimiz bizi Atatürk’e onunla aynı dönemde yaşıyormuşçasına bağlıyor.
O’nun yaşadığı zorlukları, başardığı devrimin büyüklüğünü gün geçtikçe daha iyi anlıyoruz. Ona bağlılığımız, sevgimiz, saygımız biraz da bu yüzden çoğalıyor.Bilir misiniz... 1970 öncesinde bizler Atatürk’ü eleştirirdik...
Onu burjuva devrimcisi olarak nitelerdik. O gün geriye bakıldığında Atatürk bugünkü kadar parlak görünmüyordu.
Ne var ki, geçen yıllar içinde geriledik, O çok ilerimizde kaldı.Falih Rıfkı Atay onun için:“Kazandığı zaferlerden de büyük adamdı” diyor..
.Önünde saygı ile eğiliyoruz...

İster istemez güncel konuya, Can Dündar arkadaşımızın Mustafa filmine geliyoruz...
Okurlarımız ısrarla bu konudaki düşüncemizi soruyor...
Biz de Atatürk'le ilgili gerçeklerin üzerindeki örtülerin kaldırılmasından yanayız. Ama filmin genel yorumunu yanlış bulduk. Bizce Atatürk o filmde anlatılandan çok farklı bir adamdır. İçinde bulunduğu zorluklar, dönemin koşulları iyi yansıtılmıyor. Birçok başarısı ıskalanmış. 150 yılda yapılabilecekleri 15 yıla sığdıran bir dehayı göremiyoruz filmde. Tartışmalı konularda Atatürk karşıtlarının görüşlerine ağırlık verilmiş... Yanlış olmuş...

No comments: